Anasayfa / ACTUEL / TEFA shakes up the balance with speed and flexibility in mattress sewing

TEFA shakes up the balance with speed and flexibility in mattress sewing

Specializing in rotary sewing and automation, TEFA boosts manufacturers’ efficiency with easy-to-use, multi-function machines. With exports spanning 50 countries and a strong R&D focus on smart technology, the company takes bold strides toward its 2025 goals.

 

“One machine does the job of three”

With its expertise in rotary sewing machines and automation systems, TEFA stands out in 2025 thanks to its expanding product portfolio and strong export momentum. According to company owner Sefa Küçük, their solutions offer “flexible systems that can adapt to multiple models with ease of use and modular attachments.”

TEFA’s machines are specifically engineered to streamline operations, allowing a single operator to handle tasks typically requiring three workers. This design approach helps manufacturers save both time and labor costs. In 2025, TEFA rolled out five new machine models while updating eight existing ones. Across 25 models in its mattress preparation line, the company aims to consolidate two to six sewing operations into a single device, which not only increases output but also minimizes floor space and energy consumption.

The machines are also equipped with modular tools that can be reconfigured depending on the mattress style, stitch type, or edge complexity—making TEFA’s systems ideal for custom and high-speed production environments.

 

From energy efficiency to ease of use: Built for sustainable performance

Energy efficiency and digitalization are key focuses in the new era. “Our machines operate with low voltage emissions,” says Küçük, adding that their simplified automation systems support sustainable production and user comfort alike.

TEFA’s approach to automation deliberately avoids over-complication. Instead, the company develops systems that operators can easily understand and master—without requiring advanced technical skills. This design philosophy prioritizes user familiarity, intuitive controls, and cost-effective production.

In line with its green manufacturing goals, TEFA continuously works to reduce the carbon footprint of its machines by integrating smart sensors, automatic shut-off functions, and minimal energy usage during idle periods. These features are especially valuable for mattress manufacturers aiming to meet sustainability certifications and energy audits.

Each year, TEFA adds new machines to its lineup and is progressing steadily toward its five-year goal of delivering 50 original machine models tailored to industry needs.

Eyeing Europe, South America and India for export growth

Having reached 50 export markets by the end of 2024—including the UK, Iran, Dubai, Venezuela, and Russia—TEFA is now setting its sights on Europe, South America, and India as its next major targets.

The company is actively expanding its local partner network in these regions and exploring logistics hubs that will allow for faster service and parts delivery. Küçük notes that “local responsiveness will be a key factor in winning trust in new markets.”

Customer feedback plays a pivotal role in shaping product development. “We update our machines based on direct input from clients—what they need becomes our next feature,” Küçük explains. Feedback from mattress manufacturers across different continents has inspired recent innovations, such as enhanced edge-sewing modules, noise-reduction technology, and new user interface screens.

In 2025, TEFA will once again attend the IBIA Expo, and is planning its first-ever participation in Interzum Cologne, one of the world’s most influential trade fairs in furniture production technologies. These events, according to Küçük, are not just for promotion but essential touchpoints for spotting trends, networking with industry peers, and gathering high-value insight from global buyers.

Küçük concludes with confidence: “We continue to grow our product range every year, expanding the reach of our locally manufactured solutions in both domestic and international markets. We thank all our customers for choosing TEFA and walking this journey with us.”

 

 

***

 

 

TEFA, yatak dikişinde hız ve esneklikle sektörde dengeleri değiştiriyor

 

Döner dikiş makineleri ve otomasyon sistemleri alanında uzmanlaşan TEFA, kolay kullanılabilir, çok işlevli makineleriyle üreticilerin verimliliğini artırıyor. 50 ülkeyi aşan ihracatı ve akıllı teknolojiye odaklanan güçlü Ar-Ge çalışmalarıyla, firma 2025 hedeflerine sağlam adımlarla ilerliyor.

 

“Üç kişinin işini tek makineyle çözüyoruz”

Döner dikiş makineleri ve otomasyon sistemlerindeki uzmanlığıyla 2025’te öne çıkan TEFA, genişleyen ürün portföyü ve güçlenen ihracat ivmesiyle dikkat çekiyor. Firma sahibi Sefa Küçük, sundukları çözümleri “kolay kullanımlı, modüler aparatlarla farklı modellere kolayca uyarlanabilen esnek sistemler” olarak tanımlıyor.

TEFA’nın makineleri, üretim süreçlerini sadeleştirmek üzere özel olarak tasarlanıyor. Bu sayede tek bir operatör, normalde üç kişinin yaptığı işi tek başına yönetebiliyor. Bu yaklaşım, üreticilere hem zaman hem de iş gücü açısından tasarruf sağlıyor. 2025 yılında beş yeni makine modelini piyasaya süren TEFA, aynı zamanda sekiz mevcut modelini de güncelledi. Firmanın yatak hazırlık hattında sunduğu 25 farklı model, iki ila altı farklı dikiş işlemini tek bir cihazda birleştirerek yalnızca verimliliği artırmakla kalmıyor, aynı zamanda alan kullanımını ve enerji tüketimini de optimize ediyor.

TEFA makineleri, modüler araçlar sayesinde farklı yatak tiplerine, dikiş desenlerine veya kenar işleme ihtiyaçlarına göre kolayca yeniden yapılandırılabiliyor. Bu da TEFA sistemlerini hem özel üretim hem de yüksek hacimli üretim için ideal hale getiriyor.

 

Enerji verimliliğinden kullanıcı dostu tasarıma: Sürdürülebilir performans

Enerji verimliliği ve dijitalleşme, yeni dönemde TEFA’nın odaklandığı başlıca alanlardan. “Makinelerimiz düşük voltaj salınımlarıyla çalışıyor,” diyen Küçük, sadeleştirilmiş otomasyon sistemlerinin hem sürdürülebilir üretimi hem de kullanıcı konforunu desteklediğini vurguluyor.

TEFA’nın otomasyon yaklaşımı, özellikle karmaşıklıktan uzak, kullanıcı dostu sistemler geliştirmeye odaklanıyor. Bu sayede makineler, ileri düzey teknik bilgi gerektirmeden operatörler tarafından kolayca öğrenilip kullanılabiliyor. Bu tasarım felsefesi; alışkanlık uyandıran kullanım deneyimi, sezgisel kontrol ve uygun maliyetli üretimi ön planda tutuyor.

Yeşil üretim hedefleri doğrultusunda TEFA, makinelerinin karbon ayak izini azaltmak adına akıllı sensörler, otomatik kapanma özellikleri ve bekleme anlarında minimum enerji tüketimi sağlayan sistemler entegre ediyor. Bu özellikler, sürdürülebilirlik sertifikalarına başvurmak isteyen yatak üreticileri için büyük avantaj sağlıyor.

Her yıl ürün gamına yeni makineler ekleyen TEFA, sektörün ihtiyaçlarına özel 50 orijinal model geliştirmeyi hedeflediği beş yıllık büyüme planına kararlılıkla ilerliyor.

İhracatta hedefte Avrupa, Güney Amerika ve Hindistan var

2024 sonu itibarıyla İngiltere, İran, Dubai, Venezuela ve Rusya gibi pazarlarda büyüyerek 50 ülkeye ulaşan TEFA, şimdi hedefini Avrupa, Güney Amerika ve Hindistan pazarlarına çevirmiş durumda.

Firma, bu bölgelerdeki yerel çözüm ortakları ağını genişletiyor ve hızlı yedek parça ile teknik hizmet sağlamak amacıyla yeni lojistik merkezleri kurma planları yapıyor. Küçük bu konuyla ilgili olarak şunları söylüyor:

“Yeni pazarlarda güven kazanmanın yolu, hızlı ve yerinde destekten geçiyor.”

Müşteri geri bildirimleri, TEFA’nın ürün geliştirme stratejisinde merkezi bir rol oynuyor. “Makinelerimizi doğrudan müşterilerimizden gelen taleplere göre güncelliyoruz—onların ihtiyacı bizim bir sonraki özelliğimiz oluyor,” diyor Küçük. Farklı kıtalardan gelen geri bildirimler, firmanın yakın zamanda geliştirdiği sessiz çalışma teknolojisi, kenar dikişi modülleri ve kullanıcı arayüz ekranı gibi birçok yeniliğe ilham verdi.

 

2025 yılında TEFA, bir kez daha İBİA Fuarı’nda yer alacak ve ilk kez dünyanın önde gelen mobilya üretim teknolojileri fuarlarından biri olan Interzum Köln’e katılmayı planlıyor. Küçük’e göre bu etkinlikler yalnızca tanıtım için değil; aynı zamanda trendleri yerinde görmek, sektörel iş birlikleri kurmak ve global alıcıların beklentilerini anlamak için stratejik birer fırsat.

Küçük sözlerini şu güven dolu cümleyle tamamlıyor: “Her yıl ürün yelpazemizi büyütüyor, yerli üretim çözümlerimizi hem Türkiye’de hem de dünyada daha fazla noktaya ulaştırıyoruz. Bizi tercih eden tüm müşterilerimize gönülden teşekkür ediyoruz.”

 

Cevapla